11 Kasım 2017 Cumartesi

               BUGÜN NE PİŞİREYİM ?

   Biz kadınların ortak sorunudur, uyandığımız andan itibaren hatta bir gece öncesinden ne pişirsem diye düşünmeye başlarız. Önceleri bu düşünme işini baya bir abartırdım o hafta semt pazarına gittiğimde bir haftada ne pişireceğimi planlar öyle alışveriş yapardım hangi sebzeyi alayım hangi gün pişireyim yanına ne yapayım diye düşünüp anlamsızca kendimi yıpratmışım 
   Artık bu plan program ve haftalık yemek menüsü hazırlama işini bıraktım. Ne yapacağım anlık karar veriyorum evdeki malzemelere bakıyorum ve o an bir şeyler ortaya çıkarıyorum hem böylelikle yaratıcılık yönünüz de ortaya çıkmış oluyor.
   Bizim evde kural yok yasak yok onun yerine alternatif besin var. Bana göre her besinin bir alternatifi var sağlığımz için olumsuz olan bir besini içine koyduğumuz malzemeleri değiştirerek aynı lezzeti yakalayıp sağlıklı hale getirebiliriz. 
   Ben o gün elimdeki malzemeye bakıyorum sonra canım ne istiyor bugün ne tür bir şey yemek bana iyi gelecek ona göre karar verip işleme başlıyorum. Yeni yemekler türetmek bulmak çokta keyifli oluyor.
   Bu konuyu bir kaç alternatifli bir sebze ile perçinleyelim. Mesela karnıbahar diyelim tamda mevsimi, karnıbahar kısırı yapabiliriz evet evet yanlış duymadınız karnıbahar kısırı, karnıbharı haşlayıp granül haline getirip içinede aynı bildiğimiz kısır malzemelerini koyup biraz zeytinyağı ve bolca limon aynı kısır gibi tek farkı bulgur yerine karnıbahar kullanmamız ikinci alternatifimiz karnıbahar böreği olabilir karnıbaharı haşlayıp içine yumurta peynir istediğiniz baharatlar ekleyip fırında pişirip börek niyetine yiyebiliriz yada bunların hiç biri deyip tencere usulu karnıbahar yemeği yapıp tabağımıza alıncada üzerine pul biber mis gibi yemek oluverir. 
   İşte bir karnıbahardan üç çeşit yemek çıktı düşündükçe de daha bir sürü fikir çıkar. Bunlar sadece anlık aklıma gelenler, gerisi sizin yaratıcılığınıza kalmış. 
   Sağlıklı beslenmeyi keyifli hale getirmek sizin elinizde yeter ki isteyin ve kararlı olun.
                                                  GAYEMİZ FİT OLMAK
                                                         GAYE BALKA
                                            SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
   

27 Ekim 2017 Cuma

                GAYENİN BİR GÜNÜ

   Evet arkadaşlar herkes bizim ne yediğimizi her öğün kontrol ediyorsun, ama bizde senin neler yediğini ne kadar yediğini merak ediyoruz diyenler çok oluyor. Bende bu yüzden bir günümü sizinle paylaşmaya karar verdim. 
   Bu sabah (pazar hariç her sabah) 7 de kalktım, kahvaltımın olmazsa olmazı yumurta genelde haşlayıp baharatlarla lezzetlendirip yemeyi tercih ediyorum arada azıcık tereyağında sahanda yumurtada yada omlet de yapıp yediğim oluyor  yanında iki parmağım kalınlığında peynir beş adet zeytin bir domates ve salatalık bolca yeşillik yiyorum yanında içecek olarakta ben kahveci olduğum için bir kupa filtre kahve içip hazırlanıp evden çıktım, bütün gün koşuşturup durdum  bu arada saat on buçuk gibi bir türk kahvesi içtim saat on iki buçukta öğlen yemeğimi yedim bugünkü öğlen yemeğimi hafif geçirmeye karar verdim. Çünkü akşam konsere gideceğim ve kaçamak yapma ihtimaline göre baştan önlem olsun dedim ve bunun için bir iki parça kıvırcık, 4-5 adet roka, bolca maydanoz ve lor peynirli salata yedim salatanın üzerine azıcık zeytin yağ ve balzemik sirke döktüm tabi bu benim seçimim isteyen limon veya nar ekşisi koyabilir.Yemek esnasında bol su içerim mideyi şişirip doygunluk hissi veriyor. 
   Ögle molası bittikten sonra tekrar çalışmaya devam, akşam üstü saat 4 gibi bir kahve molası iyi gider deyip bir fincan amerikano içim kıyıldığı içinde yanında beş adet çiğ badem yedikten sonra kalan işlerimi bitirip çıkma telaşına girdim malum bu akşam keyif ve eğlence gecesi arada kendimizi ödüllendirmemiz  ruhumuzu da doyurmamız gerek ve ben nefis bir caz konseri ile ruhumu doyuracağım.
   Saat altı gibi çıkıp oğlumla buluştum eve gidip yemek yemeğe zaman olmadığı için mecbur dışarıda bir şeyler yiyecektik, evet dışarıda sağlıklı bir şeyler bulmak biraz zor olabilir hiç bir yemek ev yemeğinin yerini tutmaz ama arada yiyebiliriz. Bu gibi durumlarda alternatifimiz maalesef ki kısıtlı mesela ızgara köfte. ızgara tavuk (sossuz olmak şartı ile) tavuk şiş, bir adet olmak üzere lahmacun, yada bir çok restoran da çeşitli salatalar bulunmakta onlardan birini tercih edebiliriz, bir başka seçenekte  bir esnaf lokantası bulup oradan yiyebiliriz genelde yemekleri yağlı oluyor ama siz yağsız yerinden rica edip yiyebilirsiniz. Ben bugün tercihimi lahmacundan yana kulandım bir adet yanında ayran ile yedim. 
   Canınız hamurlu bir şey yemek istediğinde mayasız olan bir türev seçin lahmacun gibi mesela ince olduğu için çok fazla karbonhidrat almamış oluyorsunuz ve üzerindeki kıymadan da protein almış olursunuz.
   Biz yemeğimizi yedikten sonra yavaşça konser alanına gitmeye başladık artık bundan sonrası müzik ziyafeti diyorum. Ha bu arada bu akşamın kaçamağı olarak caz eşliğinde kendime bir bira ısmarlayacağım. Endişeye mahal yok arada öyle kaçamaklar olur sorun olmaz, yeter ki adet haline gelmesin tadında kalsın. 
   Bu günlük bu kadar, arada böyle günlerimi sizinle paylaşacağım hoş kalın fit kalın.
                                              GAYEMİZ FİT OLMAK
                                                     GAYE BALKA
                                       SAĞLIKLI BESLENME KOÇU

25 Ekim 2017 Çarşamba

    KİLO VERMEM NEDEN DURDU ?

   Kilo sorununuz yüzünden diyete başladınız bir süre kilo verdikten sonra birden kilo veriminiz durdu ve vücudunuz direnç göstermeye başladı ve siz demorilize olmaya başladınız. 
   Hiç moral bozmaya gerek yok bu gayet doğal bir süreç. Nedenine gelince vücudumuz kendini korumak için mekanizmalarını devreye sokar. Vücudumuz kilo almaya karşı koymaz ama kilo vermeye belli bir süre sonra direnç göstermeye başlar.
   Kilo vermeye başladığımızda kilo kaybını önleyen hormonal ve metabolik sistemler hemen devreye girer. Belli bir kilo kaybından sonra vücudumuz dengeyi bulur ve kilo kaybını durdurmaya başlar. Bu durumda kilo veremiyorum demeden umudumuzu kaybetmeden beslenme programımıza devam etmeliyiz. Yavaşlayan metabolizmamızı hızlandırmak için bol bol egzersiz yapmak gerekir. 
   Gün içinde tükettiğiniz besinleri tekrar gözden geçirmek gerek, üzerinde diyet yazan ürünler, protein barlar ve enerji içecekleri fazla kalori içermektedir ve spor yapanlar bu ürünleri bolca tüketmektedir. Oysaki yapılan en büyük yanlışlardan biridir, vücuda kalori yüklemiş oluyorsunuz, sporla kilo almıyorsunuz ama veremiyorsunuz da ve böylelikle de  kısır döndüye girmiş oluyorsunuz.
   Günlük içmeniz gereken su miktarını da azalttığınızda  kilo vermeniz azalacaktır. 
   Sürekli aynı antrenmanı uygulamak set sayılarını arttırmamak da kilo verimini duraksatmaktadır.
   Yani özetle duraksama yaşadığımızda pes etmek yok, moral bozmak yok. Yediklerimizi tekrar gözden geçirip daha özenli ve dikkatli beslenip, bol su içip, yeterli şekilde egzersiz yapıp yolumuza devam etmeliyiz. Elbetteki bu duraksama kırılacak ve biz yine kaldığımız yerden kilo vermeye devam edeceğiz.
                                             GAYEMİZ FİT OLMAK
                                                     GAYE BALKA
                                        SAĞLIKLI BESLENME KOÇU 

14 Ekim 2017 Cumartesi

                     KABAK SPAGETTİ

  
  Merhabalar dostlarım uzun bir  aradan sonra yine bir aradayız, şükür kavuşturana diyorum. Yaz ayınız nasıl geçirdiniz inşallah kontrollü ve dengeli beslenmişsinizdir. ipin ucu kaçmışsa da olsun olmuş bitmiş gitmiş biz şimdi önümüze bakacağız canlar.
Bu resimdeki güzellik benim akşam yemeğimdi. Ben eskiden tam bir karbonhidrat bağımlısı idim deli gibi makarna yerdim ama sonuçları kötü oldu tabi ki , iki yıl önce bütün beslenme alışkanlıklarımı değiştirdim ve enerji ihtiyacımı hamur işleri yerine başka alternatif gıdalardan almaya başladım. Fakat tabi candır çeker diyoruz sonuçta bizde insanız bazı yasaklıları yemek istiyoruz benimde canım istiyor irademi kullanıp yemesem de, bunu bir şekilde çözmeliyiz dedim.  Yerine alternatif geliştirmeli, sonuçta her besinin yerine bir muadili olmalı tamamen aynısı olmasa bile. Beynimiz aptaldır yeniyi eskisi gibi sanıp kabullenir, denemesi bedava diyorum ve kabak spagetti serüvenime geçiyorum.
Bir kaç gündür canım makarna çekiyordu bugünde yoğun bir günün ardından aç bir şekilde eve geldim buzdolabını açtım bir kaç sebze bana bakıyor hatta el sallıyorlar biz buradayız gör bizi diye ama benim aklım makarna türevi bir şeyde sonra kabaklar gözüme çarptı ve birden neden olmasın diyerek aldım elime kabakları soyucu yardımı ile şeritler halinde soydum onları azıcık tereyağında soteleyip servis tabağına aldım ve küçük bir tavada soğanla kıymayı kavurdum ben karabiber pul biber ve biraz kimyon ekledim siz zevkinize göre baharat ekleyin sonra bu karışımı kabakların üstüne ekledim. 
Görüntü nefisti şimdi sırada lezzet testinde deyip tadına baktım tadına nefisti görüntüsü spagetti bolonez gibiydi dedik ya beynimiz aptaldır ne verirsen ona inanır öylede oldu ben bu yemeği tıpkı makarna yerken aldığım keyifle yedim isteyen üzerine sarımsaklı yada sade yoğurtla da yiyebilir artık gerisi sizin damak tadınıza kalmış, ben denemenizi tavsiye ederim. 
 Bu akşamlık benden bu kadar canlar ama merak etmeyin sizi artık ihmal etmeyeceğim. İşte geldim buradayım ben bu işte ustayım diyorum 😅
GAYEMİZ FİT OLMAK
GAYE BALKA
SAĞLIKLI BESLENME KOÇU


14 Temmuz 2017 Cuma

                               ÖDEM


   Ah canlarım  biliyorum sizleri çok ihmal ettim inanın bilgisayarın başına geçip bir şeyler yazmak sizinle bildiklerimi paylaşmak istiyorum ama zaman ve mekan meselesi diyeceğim 😊
Yaz sezonuna girince daha yoğun bir tempoda çalışmaya başladım ve üstüne de malum Antalya sıcakları anlayacağınız bende pek hal kalmıyor. Anlayışınız için teşekkür eder esas konuya geçiş yaparım.
   Evet yaz geldi geleli herkesin şikayeti aynı elim, ayağım ve yüzüm şişti, vücudum su tuttu, ödem yaptı.
   Ödem yanlış beslenmekten veya sıvı tüketiminin yetersiz olmasından kaynaklanabilir.
   Vücutta oluşan ödemlerden kurtulmanın yolları ;
RAFİNE TUZU BIRAKIN  ÖLÇÜLÜ OLARAK KRİSTAL KAYA TUZU KULLANIN: Yediğimiz tüm besinlerde et, ekmek, peynir vb hepsinde tuz vardır. Yani siz dışarıdan yemeklere tuz koymasanız da vücut günlük ihtiyacını almış oluyor. Zeytin, peynir, turşu gibi salamura besinlerde yüksek miktarda tuz vardır bu dönemlerde bu besinlerin tüketimine dikkat.
   Gün içinde kullandığınız tuz miktarını yarıya indirip kaya tuzu kullanımına geçin ve yemeklere lezzet katmak için bol bol baharat kullanın.
BOL BOL SU İÇİN : Suyun ödem üzerinde iki önemli noktası vardır. Birincisi siz az sıvı alırsanız vücut sıvı gelmediğini anladığında kendisi suyu tutacaktır yani su rezervleri oluşturmaya başlayacaktır. Bu da ödem oluşması demektir. İkinci etkisi ise su dolaşımı hızlandırır. Eğer su içmezseniz dolaşım problemleri, selüloit ve ödem oluşması kaçınılmazdır. Bu yüzden günde 2- 3 litre su içmeliyiz.
POTASYUMU ARTIRIN : Potasyum bir çeşit mineraldir. Özellikle sodyum-potasyum dengesini yani tuz ve su oranlarını hücre içerisinde düzenler ve ayarlar . Bu yüzden potasyumu arttırmak hücre aralarındaki suyu, hücre içine çekecek ve ödemin azalmasına sebep olacaktır. Kayısı, muz, ıspanak, semizotu tarzı koyu yeşil sebzeler, mercimek, ceviz, badem potasyumdan zengin besinlerdir.
ÖDEM SÖKÜCÜLER : Kiraz, ananas, maydanoz, karahindiba, armut, tarçın ve karanfil ödem sökücüdür.
MASAJ YAPTIRIN : Deneyimli kişiler tarafından, fizik tedavi uzmanları kontrolünde tıbbi drenaj masajları yapılmaktadır. Bu masajlarda ödemi sökmeye yardımcıdır.
EGZERSİZ YAPIN: Hareketsiz kaldığınızda vücut dolaşımı yavaşlar ve dolaşımın yavaşlaması ödeme neden olur. Bu yüzden mümkünse haftada üç kez sevdiğiniz bir egzersizi en az kırk dakika yapın.
BESİN İNTOLERANS TESTİ YAPTIRIN :  Yapılan bazı çalışmalara göre sindiremediğiniz ve alerjiniz olan bazı besinler size ödem yapabilmektedir. Bu yüzden doktorunuza danışarak besin intolerans testi yaptırarak  hangi besinlere karşı vücudunuzun ödem yaptığını öğrenebilirsiniz.
   Şimdi size iki tane ödem atıcı sıvı tarifi vereceğim, birisi kış için birisi de yaz için.
KIŞ İÇİN : 1/4  demet maydanoz, 1/2 kabuklu elma dilimleri, 1/2 limon dilimleri, 2 tane karanfil, 1 tane çubuk tarçın ve bir yemek kaşığı yeşil çay 8-10 dakika demlendirin ve ister sıcak, ister soğuk için.
YAZ İÇİN : 1 avuç kiraz sapı, 1 avuç mısır püskülü, 1/2 kabuklu elma dilimleri, 1/2 limon dilimleri, 2 tane karanfil ve 1çubuk tarçın 8-10 dakika demlendirin ister soğuk ister sıcak için.
   Bu karışımları ödeminiz olduğu zaman yapabilirsiniz, zaman sınırı yok.
                                        GAYEMİZ FİT OLMAK
                                             GAYE BALKA
                                SAĞLIKLI BESLENME KOÇU


18 Mayıs 2017 Perşembe

                           HAYDİ PİKNİĞE

   Bahar ve yaz aylarının güzel aktivitesidir piknik, pikniğin olmazsa olmazı da mangaldır. Ama her zaman mangal olmaya bilir bu yüzden size piknikte yiyebileceğiniz güzel sandviç tarifleri önereceğim. Hem tok tutucu hemde keyifle yiyebileceğiniz helede normalde tercih etmeyeceğiniz sebzelerden bile yapacağınız güzel lezzette olan sebze sandviçler 
ENGİNAR PÜRELİ SEBZE SANDVİÇ
Enginarları haşlayıp içine dereotu 2 diş sarımsak ekleyip blender da çekiyoruz içine bir miktar zeytin yağı ve püremiz hazır. Eğer ki pikniğinizde mangal var ise  mangalda mevsim sebzesi olan kabak, patlıcan havuç pişirebiliriz yada mangalsız bir piknik ise bu işlemi bir ızgarada yada yağsız tavada yapabilirsiniz. Sonrası enginar püresini tam tahıllı, çavdar vb ekmeğe sürüyoruz üstüne istediğiniz yeşillikleri de ekleyebilirsiniz üzerine de pişirdiğimiz kabak, patlıcan ve havuçları yerleştirip ikinci bir dilime de tekrar enginar püresini sürüp sandviçimizin üzerine koyun enfes bir tat oluyor enginar yemeyenler bile böylesini yiyebilir 
KABAKLI SANDVİÇ
Kabakları soyup haşlıyoruz ve blender da çekiyoruz içine bolca dereotu bu sebzede de enginarda olduğu gibi isteğe bağlı 2 diş sarımsak ve süzme yoğurtla karıştırdıktan sonra ekmeğimize sürmeye hazır bu karışımı bolca sürüyoruz ve yine ikinci dilime de sürüp üstüne kapatıyoruz bunun içine bana göre başka malzeme koymaya gerek yok ama siz yaratıcılığınızı kullanıp bazı eklemeler yapabilirsiniz 
PATLICANLI SANDVİÇ
Patlıcanları ince ince soyup ızgara yada yağsız tavada önlü arkalı pişiriyoruz. Bir dilim tam tahıl ekmeğine patlıcanı yerleştiriyoruz üzerine yağsız ton balığı koyuyoruz ve tekrar bir patlıcan daha koyup isteğe bağlı üzerine domates dilimleyip konulabilinir ikinci bir dilim ekmekle kapatınız. Patlıcanla ton balığı birbirine çok yakışıyor.
Böylelikle hem sağlıklı, hem görseli olan, hemde lezzetli olan sandviçler yemiş oluyoruz .
Denemenizi tavsiye ederim klasik sandviçlerden sıkılanlar için sağlıklı alternatif olabilir.
GAYEMİZ FİT OLMAK
SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
GAYE BALKA

10 Mayıs 2017 Çarşamba

  YEMEK İÇİN Mİ YAŞAMALI, YAŞAMAK        İÇİN Mİ YEMELİ ? 

   SİZCE ? 
   Evet bir düşünün siz ne için yemek yiyorsunuz ? düşünüp bulduktan sonrada benimle de paylaşırsanız beni de mutlu etmiş olursunuz. Yorum kısmına da yazabilirsiniz düşüncelerinizi böylece bilgi düşünce paylaşımımız karşılıklı olur öylesi daha güzel olur.
   Bana gelince size biraz kendimden bahsedeyim. Eskiden ben çocukluğumdan beri yemek için yaşardım. Çünkü aileden gelen bir yemek yeme merakımız vardı. Bizim evin yemek sofraları meşhurdu, annem çok önem verirdi daha sabahtan girer mutfağa ablamla beraber çeşit çeşit yemekler mezeler hazırladı. Biz bütün aile o masada toplanır keyifle neşe içinde yemeğimizi yeyip sohbet ederdik, çocukluğuma dair mutlu olduğum anlar hep masada ailecek yemek yediğimiz zamanlardı. Ta o zamanlarda beynimi kodlamışım yemek yerken mutlu oluyorum o zaman mutlu olmak için yemek yemeliyim diye. Ve yıllarca da öyle yaptım, yemeği hayatımın odağı yaptım sevindim yedim üzüldüm yedim keyiflendim yedim. Yemek yemek için hep bir bahanem vardı. 
  Ve sonunda kaçınılmaz son şişko bir kadın oldum tabi bu kilolar sadece görüntüsel değildi, çabuk yoruluyordum geceleri uyuyamıyordum tıkanıyordum ve bazı sağlık soruları fazla kilo yüzünden.
   Artık yemek yemek mutlu etmez olmuştu. Yemek için yaşamak bende böylesi sağlıksız beslenme ile neredeyse yemek için ölmek olacaktı. Bu gidişe dur demeye karar verdim ve sistemi değiştirdim yeni felsefem yaşamak için yemek olmuştu. 
Sağlıklı beslenerek hem sağlığıma kavuştum hem güzel fit bir görünüme kavuştum hemde mutluyum.
Demek ki mutlu olmak için yemeğe ihtiyacımız yokmuş, tabi ki yemek yerken keyif alacağız tat alacağız sadece yemeği amaç değil araç yapacağız bütün mesele bu.
Ben öyle yaptım ve daha mutluyum yemek yerken yine keyfimce yiyorum hatta daha çok keyif aldığımı keşfettim çünkü yemeklerimi daha ağır ve küçük lokmalar halinde yemeğe başladım böylelikle yediğim her lokmadan haz almaya tadını çıkarmayı öğrendim. 
Size de tavsiye ederim.
GAYEMİZ FİT OLMAK
                                                       GAYE BALKA
                                                      SAĞLIKLI BESLENME KOÇU 

5 Mayıs 2017 Cuma

                            ÇİLEK



  Yaşasın yaz geliyor ve şimdilerde çileğin bol zamanı herkesin kafası karışık meyve yemelimiyiz, yememeliyiz diye daha öncede bahsettiğim gibi tabi ki yemeliyiz ama miktarı diyorum yine ve gündüz yemeğe çalışın malum fruktoz yüzünden akşam yemek sakıncalı olabilir. 
   Gelelim esas meseleye çileğe 100 gramında sadece 37 kalori var şimdi siz diyeceksiniz biz nereden bileceğiz 100 gram kaç adettir hemen söyleyeyim aşağı yukarı 10 adet çilek 100 grama denk geliyor.
   Çilek vücuda kuvvet verir, damar tıkanıklığını önler ve kolesterolü düşürür. Çok iyi antioksidan olması sebebi ile bağışıklık sistemini güçlendirir, Kansere karşı koruyucu özelliği vardır ve sindirim sisteminin düzenli çalışmasını sağlar.
   Yaşlanmaya karşı cildi gençleştirir. Yapılan araştırmalarda çileğin anti-aging yani yaşlanma karşıtı özelliği olduğu ortaya çıkmıştır. Ayrıca çilek yaşlanmaya bağlı zihinsel sorunların ve geriliklerin de azalmasına yardımcı olur. Çilekte bulunan besin maddeleri beyin gelişimini destekler.
   İşte tamda bu sebeplerden dolayı çileği yemeliyiz amaaaa oturup ta koca bir kaseyi mideye göndermeyin, kaş yapayım derken göz çıkarmayın yani faydalıdır deyip  abartıp fazla kalori almayın.
                                              GAYEMİZ FİT OLMAK
                                                     GAYE BALKA
                                       SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
         

14 Nisan 2017 Cuma

                                                            GAYEMİZ FİT OLMAK
                                                       SAĞLIKLI BESLENME KOÇU            
                                                                          GAYE BALKA 

13 Nisan 2017 Perşembe

                         METABOLİZMA

   Kilolu insanlar, kilo almalarına suç ortağa olarak metabolizmalarını görürler '' şekerim benim metabolizmam yavaş '' bütün kilolu insanların söylediği budur, vakti zamanında bende söylemiş olabilirim 😃  huyumuz kurusun hep suçlayacak birilerini yada birşeyler buluruz. 
   Peki bu metabolizma denen şey nedir ? Metabolizma insan vücudunda temel ihtiyaçların karşılanabilmesi için yaktığı enerji miktarıdır. 
   Bazal Metabolizma, vücudun istirahat halinde iken ne kadar enerji yaktığıdır. Bu total, vücudun yaklaşık olarak metabolizma hızının % 60 ına denk gelmektedir.Yani bu demektir ki normal şartlarda vücudumuz günlük ihtiyaçlarımızı karşılayabilmektedir. 
   Metabolizma gün içerisinde tükettiğimiz gıdaların ve yapmış olduğumuz hareketlerin etkisi ile hızlı yada yavaş çalışır.
METABOLİZMAYI HIZLANDIRMAK İÇİN ;
-Egzersiz yapın
-İyi uyuyun 
-Günde 3 litre su için
-Dengeli beslenin 
-Öğün atlamayın az ve sık yemeye çalışın
-En fazla 3 fincan olmak üzere kahve tüketin 
-Yeşil çay için 
-Acı biber tüketin
-Yeterli miktarda protein tüketin
-Yeterli miktarda lifli gıda tüketin
-Baharat olarak pul biber, zencefil ve tarçın kullanın
Metabolizma hızı mevsime,cinsiyete, yaşa ve ruhsal duruma göre değişir; Soğuk havada yani kışın bazal metabolizma hızlanır, yazın yavaşlar. Yaş ilerledikçe metabolizma yavaşlar 30-35 yaşından sonra metabolizma yavaşlar. O nedenle yaş arttıkça göbek bölgesinde yağlanma olur. Uzun boylu ve zayıf kişilerde metabolizma daha hızlıdır, vücutta yağ oranı arttıkça metabolizma yavaşlar. Ergenlik ve hamilelikte metabolizma hızı artar. Depresyon metabolizmayı etkiler ve yavaşlatır. Yüksek glisemik indeksli karbonhidrat yenirse bunlar yağ olarak depolanır ve metabolizma yavaşlar. 
   Birde çok tartışılan bir konu, az ve sık yemek metabolizmayı hızlandırır mı  ? Evet az ve sık yemek metabolizmayı hızlandırır. Bunun nedeni az ve sık yemekle kan şekerinin inip çıkmalar göstermemesi ve bu sayede kandaki insülin hormon salgısının daha düzenli olmasıdır. İnsülin hormonu dengede olunca metabolizma hızlanır ve böylece daha kolay kilo verilir.
  Yani işin özü dengeli, az ve sık beslenerek, iyi uyuyarak, egzersiz yaparak ve size önerdiğim gıdaları tüketerek metabolizmanızı hızlandırabilirsiniz ve böylelikle de ideal kilonuzda olabilirsiniz
                                                GAYEMİZ FİT OLMAK
                                         SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
                                                       GAYE BALKA



7 Nisan 2017 Cuma

                    NEGATİF BESİNLER

            KATABOLİK BESİNLER

   Canlar bahar geldi kıpırtılar başladı alınan kiloların verilme telaşıda başladı. Ne diyim kolay gelsin ama telaşa gerek yok siz kararlı iseniz o kilolar gider hemde çok rahat gider.
   E tabi bahar geldiğine göre size küçük bir yardımda bulunaym kilo verirken yediğiniz besinlere dikkat etmek gerekir bu yüzden size katabolik besinlerden bahsetmek istiyorum.
   Katabolik besinler, besin sindirilmesi için harcanan kalori, yine aynı besinin içerdiği kaloriden daha fazla olan yiyeceklere denir. Bu besinler yağ yakan yiyecekler ve negatif kalorili besinler olarak bilinir. Örneğin 25 kalorilik katabolik bir besin yediniz bunu sindirmek için vücudunuz 100 kalori harcar, bunun sonucunda 75 kalori açığı ortaya çıkıp yağ yakımı süreci başlar. Yani negatif kalorili besinler için kısaca aldığımızdan daha fazlasını yaktıran besinler diyebiliriz. 
   Katobolik besinler yağ yakımının dışında başka faydalarıda vardır, Bunlar:
-Açlığınızı baskılayarak iştah dengenizi sağlar.
-Kan şekeri seviyenizi düşürür.
-Karaciğerinizi temizleyerek daha çok yağ yakımını sağlar.
-Kolestrol seviyenizi düşürür.
-Stres, anksiyete ve depresyonu azaltır.
-Cildi yeniler, saçlara parlaklık kazandırır ve tırnakları güçlendirir.
-Vücuttan fazla suyun atılmasına yardım eder.
-Mental etkinliği  arttırır.
-Antiinflamatuar etkilerini arttırarak hastalıklara karşı vücudu korur.
   Bu kadar şey söyledik peki bu katabolik besinler nelerdir. Sebzeler ve meyveler olarak gruplar isek 
   Sebzeler; Kuşkonmazdan salatalığa kadar tüm sebzeler kataboliktir. Ancak negatif kalorili besinler, yüksek dereceli ve düşük dereceli diye ikiye ayrılır. bunlardan, yüksek dereceli olan sebzeler, tatlı patates, kereviz, patlıcan, biber, enginar, maydonoz, pırasa, ıspanak, marul, havuç, brüksel lahana, turp ve brokolidir.
Düşük dereceli kalori yakan negatif sebzeler ise; şalgam, karahindibağ, pancar, lahana, karnıbahar, mısır, taze fasulye, kabak, bamya sarımsak, soğan ve bezelyedir. 
   Lahana, soğan, maydonoz, domates ve kereviz çiğ yendikleri zaman daha yüksek negatif kalori oranına sahip olurken, brokoli, ıspanak, mantar, karnıbahar, pazı ve kuşkonmaz gibi gibi sebzeler pişirildikten sonra yüksek dereceli negatif kalorili besin halini alır.
   Meyveler; Yüksek dereceli negatif besin olan katabolik meyveler, armut, çilek, ahududu, kavun, erik, portakal, greyfurt, böğürtlen, yaban mersini, karpuz, limon ve ananasdır.
Düşük dereceli negatif besin olankatabolik meyveler ise; Elma, kızılcık, mandalina, nektarin, üzüm, kayısı, şeftali, kiraz, nar, papaya ve mangodur.
   Katabolik sebze ve meyveleri vede derecelerini de öğrendiğimize göre geriye bilinçli bir şekilde tüketmek kalıyor dostlarım.
Eee ne duruyoruz yaza fit girmemiz lazım bunun için çaba lazım katabolik beslenmedende bahsettik aklınızın bir köşesinde dursun hatta sadece durmakla kalmasın birde tatbik ediverin canlar, pazarlarda bol bol meyve sebze sizi bekler alın yiyin. 
                                             GAYEMİZ FİT OLMAK
                                      SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
                                                    GAYE BALKA

29 Mart 2017 Çarşamba

                        MEYVELER
   Bugün size bir çoğumuzun sevdiği ve yemelimiyiz yoksa yememelimiyiz diye düşündüğü meyvelerden bahsedeceğim.
   Meyveler bitkisel besinler içinde su oranı en yüksek olan besinlerden biridir. Meyvelerin çoğu %80-90 oranında su ihtiva eder ve bu nedenle verdikleri enerji miktarı oldukça düşüktür.Ortalama 100 gram bir meyvenin enerjisi 40-80 kg/kal kadardır. Meyvelerin %8 i karbonhidrat (glikoz, fruktoz, sakkaroz) %1-5 kadar lif ve %1 kadar da protein ihtiva eder. Bol vitamin (B,C beta karoten) bol mineral (kalsiyum, potasyum, fosfor, magnezyum, demir) içerdikleri meyve asidinin antibakteriyel etkileri vardır ve buda barsak hareketlerini uyararak kabızlığı önler
   Meyveler tatlı (üzüm, incir, kavun, karpuz, muz) ve tatlı olmayanlar (diğerleri) olmak üzere iki gruba ayrılır. Glisemik indeksi yüksek meyvelerin sınırlı tüketilmesi gerekir özellikle diyabetik hastalar. 
   Meyveler ayrıca doğal şeker (glikoz, fruktoz) ve nişasta ihtiva etmektedir. Meyveler olgunlaştıkça fruktoz miktarı artmaktadır.
Fruktoz en tatlı karbonhidrattır. Fruktoz meyvelerin dışında sakkaroz (sofra şekeri) bal, bazı sebzeler ve özellikle yüksek fruktozlu mısır şurubu ile tatlandırılmış yiyecek ve içeceklerde mevcuttur.
   Fruktozun vücuttan metabolize edilmesi glikozdan farklıdır. Başta karaciğer, kas, yağ hücreleri ve sinir hücreleri enerji için glikozu kullanırken, fruktoz ince barsaklardan emildikten sonra sadece karaciğere yönelir, karaciğerde fruktoz glikojene (depo şekeri) dönüşür yada trigliserid olarak depolanır. Fruktozun karaciğerde metabolize edilmesi sonrası oluşan ürünlerden biri ürik asittir. Gut hastalarının özellikle meyve tüketimini sınırlandırması gerekir. Yine fazla fruktoz tüketiminin trigliserid düzeyini ve kan basıncını yükseltebileceği bilinmektedir. Aşırı fruktoz tüketiminin karaciğer yağlanması, sistemik inflamasyon, obezite, böbrek hastalığı ve diyabet gibi sonuçları ortaya çıkarabilir. Bu sakıncaları göz önünde bulundurarak meyve tüketimini belli zamanlarda belli miktarlarda tüketmek gerek. Hiç meyve yememekte olmaz almamız gereken vitamin ve mineralleri meyvelerden alırız. Bu yüzden meyveleri gündüzleri ve seçtiğiniz meyveyi bir porsiyon şeklinde yemenizde fayda var.
                                               SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
                                                            GAYE BALKA

21 Mart 2017 Salı

                           BİTTER

   Sevgili dostlarım bu aralar sizi ihmal ettim farkındayım ama inanın fırsat kovalıyorum  sizinle paylaşımda bulunmak için yoğunluktan bilgisayar başına geçecek zaman bulamıyorum. Elimden geldiğince bloğu güncel tutmaya çalışıyorum şimdiden sonra kendimi daha fazla zorlayıp daha fazla paylaşımda bulunacağım. 
   Evet şimdi gelelim esas konuya bugün size hepimizin sevdiği çikolatadan bahsedeceğim ama bitter çikolata okuduklarınıza inanamayacaksınız ve hepsi doğru, bu bilgi sizi çok mutlu edecek :)

   Bitter çikolatanın diğer tatlıların ve şekerin aksine glisemik indeksi düşüktür. Bu durum kan şekerinizin hızlı yükselmesi değil,bitter çikolata tüketim sonrası kan şekerinizin akımı sağlanması demektir. (Bitter acı çikolata kilo verdirir ) tabi bunu duyupta abartmayın yoksa tam tersi olur kilo alırsınız herşeyin fazlası zarar, tatlı krizi olduğunda iki  kesme şeker boyutunda yemek yeterli olacaktır.
- Bitter çikolata içerisinde bulunan polifenol adı verilen bitkisel kimyasallardan dolayı oldukça etkili bir antioksidandır.
- Bitter çikolata damar açıcı faydaları nedeni ile kalp damar sağlığı için oldukça faydalıdır.
- Bitter çikolata içerdiği phenethylamine nedeni ile sinir sistemini uyarır ve rahatlatır.
- Bitter çikolata mutluluk hormonu (Endorfin ) sağladığı için kendinizi iyi hissetmenizi sağlar ve ağrıları dindirir.
- Bitter çikolata içindeki flavanolun sayesinde UV ışınlarını yutar kan dolaşımını hızlandırarak cildi korur.
- Bitter çikolata içindeki flavanolun nedeni ile kolestrol ve tansiyon üzerinde olumlu etkiye sahiptir.
- Bitter çikolata yemek seratonin salgılanmasına neden olur buda vücudunuz için adeta antidepresan görevi görür.
   Kim demiş diyet yapmak insanı mutsuz eder bir çok yiyecekten mahrum bırakır diye külliyen yalan :) çikolata bile yediriyoruz daha ne istiyorsunuz.
   Hepiciğinize sağlıklı ve fit günler dilerim. Unutmayın GAYEMİZ FİT OLMAK
                                                 SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
                                                             GAYE BALKA 



11 Mart 2017 Cumartesi

                                        ALABAŞ

   Dostlarım bugün size yurt dışında kohlrabi olarak bilinen Türkiye'de yeni yeni tanınmaya başlayan mucizevi sebzeden bahsetmek istiyorum.
   Alabaş şalgam ve turpa benzeyen açık yeşil ve mor olmak üzere iki rengi bulunan hem yumrusu hemde yaprakları yenebilen turpgiller ailesinden bir sebzedir. 
   Vitamin ve mineral bakımından oldukça zengin olan bu sebze lifli bir yapıya sahiptir, özellikle A, B1, B2, B3, B6, C vitamini ile kalsiyum, demir, potasyum ve fosfor içerir. Turpgiller ailesinden olan diğer sebzeler gibi (brokoli, brüksel lahanası,beyaz lahana vb) alabaş da kuvvetli bir antioksidandır, birçok kanser türüne karşı koruyucudur.
   Türkiye de en çok Karadeniz ve Marmara bölgesinde yetişmektedir.
                          ALABAŞIN FAYDALARI
1- Güçlü bir antioksidan, akciğer ve kalın bağırsak gibi kanser türlerine yakalanma riskini aza indiriyor.
2- Tansiyonu dengeliyor, yüksek tansiyona iyi geliyor.
3- Sinir sistemi hastalıklarını tedavi edici özelliği bulunuyor.
4- Nefes darlığı ve astıma iyi geliyor.
5- Böbrek taşı, katarak ve felç oluşumunu azaltıyor. aynı zamanda böbrek ve safra kesesinde oluşan taşların düşmesine yardımcı oluyor.
6- Yüksek oranda demir içerdiğinden kansızlığa iyi geliyor.
7- Suyu öksürüğe ve bronşite iyi geli
yor.
8- Bebek emziren annelerin sütünü arttırıyor. 
9- Kalorisi düşük olduğu için zayıflamaya yardımcı oluyor.
   Evet yanlış duymadınız hem bu kadar şeye iyi geliyor hemde zayıflamanıza yardımcı oluyor üstelik oldukça da lezzetli bir sebze. 
   Bir çok şekilde tüketilebilir  ben bugün uzun uzun patates gibi doğrayıp baharatlarla zenginleştirip fırında pişirdim ve tadına doyamadım. Siz kendinize göre değişik usuller bulup tüketebilirsiniz yani patatesin kullanıldığı yer yerde alabaşı kullanabilirsiniz salata yapın kavurun yada çiğ olarak tüketin soyup elma gibi yiyin rendeleyin, dilimleyin turp gibi yani kısacası alabaşı sofranızdan eksik etmeyin. 

                                    SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
                                                             GAYE BALKA

3 Mart 2017 Cuma

                        BUNU BİLİYOR MUYDUNUZ ?

                UYURKEN ZAYIFLIYORUZ

   Diyet yapanlar gece iyi bir uykudan sonra sabah kalktıklarında bir önceki güne göre daha ince olduklarını hissetmişler. Akşam yatarken ki kilonuzla sabah tuvalete çıktıktan sonraki kilonuz arasında 1 kilo vardır. Uykuda zayıflatan hormonlar var.


KORTİZOL(STRES HORMONU): Kortizol hormonu vücuttaki yağ, şeker ve protein yenilenmesini sağlar ve uyurken enerji yakmaya yardımcı olur. Uyumadan en az 2-3 saat önce yeme işlemini bitirmişseniz kortizol hormonu enerji yakmada ustalığını gösterir. Aksi halde enerjiyi yağ olarak depolar. Bu yüzden yatmadan önce asla yemeyin !
SAMATOTROPİN (BÜYÜME HORMONU): Bu hormon sadece vücudun büyümesi için çalışmaz, vücudun bazı dengelerinide korumaya yardımcı olur. Bu hormon çocuk ve gençlerde daha hızlı çalışarak güçlü kemik yapısı oluşturur. Yaşlandıkça daha az salgılanır.
   Uyurken büyüme hormonu serbest kalır. Özellikle yetişkinlerde bu hormonun serbest kalması önemli bir faktördür ve düzenli uyku sonucunda gerçekleşir, uyurken kalori yakılmasını sağlar. Uyku eksikliği metabolizmanın yavaşlamasına ve büyüme hormonunun görevini yerine getirmemesine neden olur.
LEPTİN HORMONU: Zayıflamanın altın kuralının bu hormonun çalıştırılmasından geçtiğini söyleyenler var.
Leptin hormonu nedir nasıl çalışır ; Yağ hücrelerinde sentezlenen leptin hormonu doyduğunuzu ve yemek yemeyi bitirmeniz gerektiğini söyleyen hormondur. Çok ve sağlıksız beslenirseniz yağ hücrelerindeki leptin salınımı etkilenir ve doyduğunuzu hissetmezseniz leptin hormonunun çalışması için belli aralıklarla sağlıklı beslenme ve düzenli uyku gerekir. Gün içinde uygun bir beslenme programına uyar ve sağlıklı bir uyku çekerseniz, siz uyurken leptin hormonu mükemmel bir şekilde çalışır yağlarınızı yakar.
                                             SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
                                                          GAYE BALKA

27 Şubat 2017 Pazartesi

                      DÜNDEN KALANLAR...

   Birkaç gündür bilgisayarımda sorun vardı yazamadım dün sorun halloldu  niyetim dün yazmak sizinle günümü paylaşmaktı akşamı oturup günün kritiğini yaparcasına yazdım ama gelin görün ki bir aksilik oldu ve yazdıklarım kaydolmamış ve uçup gitti sanki havaya yazılmış  gibi puf oldu gitti neyse sorun yok bugün yazarız.
   Evet dün pazardı neler yaptık kaçamak yapıldı mı hafta sonunun şerefine. Bugün zaten öyle bilimsel öğretici bir yazı yazmak değilde günlük sohbet havasında yazasım var öylede yapacağım. İtiraf ediyorum ben kaçamak yaptım, şimdi nasıl yani bize sağlıklı beslenin diye yırtınan kadın kaçamak mı yapmış dediğinizi duyar gibiyim. Tabi ki hayat sürekli kurallar onu ye bunu yeme geçmez hayattan keyif de almak lazım ama hep dediğim gibi önemli olan yediğimizin miktarı, belli ölçülerde yediğin zaman ve yediğinden pişmanlık duymadığın zaman masum kaçamakların zararı yok tabi bunu sürekli yapmamak adet haline getirmemek şartı ile.
   Kaçamak yapma niyetine girdik kafaya koyduktan ve eyleme geçtikten sonra ah ben ne yaptım keşke yemeseydim demek yok madem yedik tadını çıkaracağız endişe üretmeyeceğiz, oldu bitti bir kere artık önümüze bakacağız. Size tavsiyem bu kaçamakları gündüz yapın seçtiğiniz bir yiyeceği sabah yada öğlen öğününde yiyin ve arkasından bol su için akşam öğününüzü de hafif  geçirin çorba yada salata yiyin ve saat en geç 8 de yeme içme eylemini bitirin, ağzınıza kilidi vurun bunu yapmaz iseniz gün boyu abartıp yerseniz ertesi gün o ne tartı da artı sonra gelsin ahlar vahlar pişmanlıklar suçluluk duygusu ve kendinize olan inancınızda kırılır onun için abartmadan gündüz bu keyfi yaşayalım ve böylelikle hem mutlu hem keyifli bir gün geçiririz hemde zararsız günü kurtarırız 
   Gelelim benim kaçamağına, acaba ne yedi diye merak ediyorsunuz değil mi? o zaman açıklıyorum 😊 önce sabah ve öğlen öğünümü dikkatli ve sağlıklı yedim sonra saat 3 sularında komşumun yaptığı ev yapımı enfes bir sütlü tatlı yedim sonra üstüne güzel bir kahve içtim ohhh hayat bana güzel o anın tadını çıkara çıkara yedim pekte güzel yedim korkmadan acaba demeden çünkü biliyorum ki endişe ile yemediğim için sonraki öğünümü kontrol altına aldığım için hiç bir şey olmayacaktı akşamı da saat 7 de bol limonlu salata yiyerek kapattım. 
   Sabah ta gayet dinamik şekilde uyandım enerjiktim ve hayata karışmaya hazırdım. Şunu son olarak ekleyeyim diyet demek aç kalmak her şey yasak sadece ot yiyeceksin demek değil tam tersi doyacaksın doğada ki her şeyden yiyeceksin yalnız altını çiziyorum tekrar doğadaki bu demek oluyor ki  paketlenmiş kimyasal ve işlem görmüş besinler hariç onun dışında ki besinlere hepimizin ihtiyacı var yiyeceğiz enerji, vitamin, mineral alacağız bu hücrelerimiz ve vücut sağlığımız için gerekli. Önemli olan miktarı bizim yanlışımız abartmak bitmek bilmeyen bir göz açlığı bunu yenelim gerisi geliyor örnek ben benim gibi aç gözlü biri bunu yendi ve başardı ise bu neden sizde olmayasanız. 
   Benden bugünlük bu kadar canlar hepiciğinize sağlıklı bedenler ve keyifli günler dilerim. 
                                                      Gayemiz Fit Olmak
                                            SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
                                                          GAYE BALKA

23 Şubat 2017 Perşembe

       NEDEN KİLO VEREMİYORUM

* D vitamini seviyeniz düşüktür
* Magnezyum seviyeniz düşüktür
* İnsülin seviyeniz yüksektir
* Uyku saatleriniz yanlıştır
* Yemek saatleriniz yanlıştır
* Faydalı yağları tüketmiyorsunuzdur
* Kabızlık sorununuz vardır
* Yediğiniz besinlerin bazılarına intoleransınız yani alerjiniz vardır
* Tuz tüketiminiz fazladır, yada yanlış tuz kullanıyorsunuzdur
* Yemekleri pişirme şeklinizde bir hata vardır
* Yeterli miktarda su içmiyorsunuzdur
* Doğal olmayan gıdalar tüketiyorsunuzdur
                                                     GAYE BALKA
                                        SAĞLIKLI BESLENME KOÇU

22 Şubat 2017 Çarşamba

             

        DOĞRU BESLENMEK NEDİR




   Yeterli ve dengeli beslenme sağlığın temelidir. Beslenme açlık duygusunu bastırmak, karın doyurmak yada canının çektiği şeyleri  yemek içmek değildir. Beslenme sağlığı korumak, geliştirmek ve yaşam kalitesini yükseltmek için vücudun gereksimini olan besin öğelerini yeterli miktarlarda ve uygun zamanlarda almak için bilinçli yapılması gereken bir davranıştır.
   Besin öğeleri vücudun gereksinmesi düzeyinde alınmadığında yetersiz beslenme oluşur.
   İnsanın yaşamı için elliye yakın besin öğesine gereksinimi  vardır, sağlıklı büyümesi, gelişmesi ve üretken olarak uzun süre yaşaması için bu öğelerin her birinden günlük ne kadar alınması gerektiği belirlenmiştir. Bu öğelerin herhangi biri alınmadığında veya gereğinden az yada çok alındığında büyüme ve gelişme engellenir, sağlık bozulur.
   Gereğinden fazla besin tüketilirse, fazla alınan vücutta yağ olarak depolandığından sağlık için zararlı, buna dengesiz beslenme diyoruz.
   Dengesiz beslenmenin önlenmesinde en önemli etken beslenme eğitimi ile sağlıklı beslenme bilincini kazandırılması büyük önem taşır.
Yeterli ve dengeli beslenen kişiler;
- Sağlam ve sağlıklı görünüştedir.
- Hareketli ve esnek bedene 
- İyi bir cilde,canlı, parlak saçlara ve gözlere
- Kuvvetli ve gelişimi normal kaslara
- Çalışmaya istekli kişiliğe 
- Boyuna uygun vücut ağılığına 
- Normal zihinsel gelişmeye
- Sık hasta olmayan yapıya sahiptir.
Yetersiz beslenenler ise;
- Hareketleri ağır isteksiz 
- Sağlıksız bir görünüşte (zayıf veya şişman)
- Pürüzlü, kuru ve sağlıksız cilt yapısına 
- Şişman yada zayıf vücut yapısına
- Sık sık baş ağrısından şikayet eden 
- İştahsız, yorgun ve isteksiz bir yapıya sahiptir.
   Sağlıklı ve doğru beslenme bilincinin edinilmesi, doğruların öğrenilebilmesi ve yaşam boyu uygulanması hem fedakarlık hem zaman isteyen bir emek işidir.
   Bu bilinci edinen kişi her zaman dikkatli ve seçerek yemek yer.(sağlıklı beslenmeyi öğrenmek isteyen kişi ve öğretecek olan uzman kişi karşılıklı bir eğitim süreci yaşarlar)



                                                                                           GAYE BALKA
                                                SAĞLIKLI BESLENME KOÇU

17 Şubat 2017 Cuma

                                 BUGÜNE DAİR...

   Bugün üç tatlı bayanla buluştum üç farklı hayat üç farklı hikaye ama bir konu var ki o dördümüzün ortak konusu, doğru ve dengeli beslenmek. Doğru bildiğimiz yanlışlar, neyi ne kadar tüketmeliyiz, nasıl bir yol izlemeliyiz adına epey sohbet ettik. Bir çok şeyin farkına vardık. Ben bugüne dair kendi adıma birilerine dokunduğum için bir parça bir şeyler bıraktığım ve içlerine minik tohumlar ektiğim için mutluyum. Elimden gelse herkesin beslenme tarzını değiştiresim var özellikle şu fasfood restoranlarda yemek yiyenlerin şeytan diyor git yanına ya kardeşim bunları yiye yiye ne hale geldin bu neyin inadı hala yemeğe devam ediyorsun kalk git aynaya kendine bak sonra kendime geliyorum sakin ol Gaye hidetlenme Canan Karatay hoca gibi azarcı olma diyorum. Sen kendini düşün bir zamanlar sende öyleydin bir şeyler dank etti ve doğruyu buldun evet onlarda bulmalı ama yolu bu değil. Ayrıca üstüne vazife olmayan işlere karışma her şey tatlılıkla olur senin yapacağın iş senden yardım isteyen çevrene el uzatmak deyip kendimi frenliyorum.
   Neyse tekrar dönelim bu güne, bu akşam evime çocuklar gibi içim kıpır kıpır döndüm ben özel koçluk seanslarımda da aynı duyguyu yaşıyorum paylaşmak farkındalık yaratmak beni hep çok mutlu ediyor. Hani derler ya insan sevdiği işi yapmalı kesinlikle öyle, benim yolum birilerine yol arkadaşlığı yapmak bu yolda birlikte ilerlemek birlikte büyümek gelişmek. İyi ki varsınız yol arkadaşlarım, hepinizin bana kattığı ayrı ayrı değerler var umarım bende size katkıda bulunmuşumdur. 
   Hiç bir şey tesadüf değildir her şeyin ve herkesin bir amacı ve görevi vardır ve bizler bir şekilde karşılaşır birbirimizin hayatlarına dokunuruz. Bu hayat yolunda nice farkındalıklarla ilerlemek üzere...

                                                            GAYE BALKA
                                                SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
                                                                  


                              














                    İDEAL KİLO NEDİR


   Son yıllarda ülkemizde ve tüm dünyada kabul gören zayıf kadın güzeldir inancı yerine güzel olan ideal kiloda olmaktır diye düşünüyorum. İdeal kilolu olmak sağlıklıdır. Kişinin aileden  gelen genetik bir vücut yapısı vardır, çok zayıf olmak uğruna bu genetik yapıyı zorlamak ruh ve beden sağlığı bozulmasına neden olabilir.
   İdeal kilo; kilo durumunun derecesi BM (body mass index ) ile anlaşılır. Yani türkçesi beden kitle indeksi. Vücut ağırlığının boy uzunluğunun karesiyle bölünmesi ile bulunur. 18,5kg / m2 zayıf , 18,5- 24,9kg / m2 normal kilolu, 21kg / m2 ideal kilolu olarak değerlendirilir. İdeal kiloya ulaşmanın yolu metabolizma hızının altında beslenmekle gerçekleştirilebilir. Yeterli dengeli beslenme ile enerji alımımız ve yaktığımız ile  eşitse kilo verimi gerçekleşemez. Kilo verebilmek için mutlaka vücudumuzun günlük yaşamsal aktivitemizle birlikte harcadığımız kalorinin altında beslenmesi ile olur. Yani vücutta fazla kilo varsa o fazla kiloyu verene kadar bir günde yakabildiğinden daha az yemesi gerekir, var olan kiloyu korumak içinde yakabildiği kadar yemesi gerekir :) 



                                                                           GAYE BALKA
                                                      SAĞLIKLI BESLENME KOÇU
   

14 Şubat 2017 Salı

       YOL ARKADAŞLARIMIN İDEAL KİLOYA 

               GELMESİ İÇİN ÖNERİLER:

1-Kendinize sorun neden kilo vermek istiyorum?
Belki bu sabah 1-2 yıl önce aldığınız bir elbiseyi giymeye çalıştınız ve üzerinize olmayınca sinirlenip kilo vermeye karar verdiniz. Bu zayıflamaya karar vermek için motive edici bir durum olmasına rağmen uzun süreli motivasyon sağlayıcı bir faktör değil.Fazla kilosu olan herkes daha küçük bedenli kıyafet giymek ve giydiği kıyafet içinde güzel görünmek ister fakat fazla kiloların yarattığı sorun istediği kıyafeti giyememekten daha başkadır. Sağlık sorunları, diyabet, tansiyon,kalp damar hastalıkları gibi bu durumda sağlığımızı korumak adına fazla kilolardan kurtulmamız gerektiğini bilmemiz harekete geçmek için bir tetik olabilir.
2-Kendinize bir hedef koyun;Diyetinizin ilk haftasında 5 kilo vermeyi beklemek veya ilk ay 10 kilo kaybetmeyi hedeflemek bu hedefe ulaşamadığınız zaman diyetinize ve kendinize inancınızı kaybetmenize neden olur. Hızlı kilo verdiren diyetler şok diye tabir edilen diyetlerle kilo kaybedenler daha sonra çok hızlı bir şekilde kilo alır üstelik bu tür diyetlerin önerdiği düşük kalorili beslenme ihtiyacımız olan vitamin ve minerali tam olarak alamamıza yol açar hemde metabolizmayı yavaşlatır. Bu yüzden siz kendinize daha makul hedefler koyun, haftada 1- 1 buçuk, ayda 4-6 kilo vereceğim gibi hedef koyarsak daha sağlıklı ve gerçekçi olacaktır.
3-Gereksiz kalorileri belirleyin;Hepimizin çeşitli yeme alışkanlıkları var bazılarımız film veya dizi izlerken birşeyler atıştırmayı severiz bazılarımız sıkıntılı dönemlerinde bu dönemi yemekle atacağımızı düşünürüz tüm bu aç olmadan yediğimiz yemekler bize kilo olarak geri dönüyor. Acıkmadan yemek obezitenin başlıca nedenlerinden biri  acıkmadan yemenin en büyük etkenlerinden biride reklamlar onlardan etkilenip kendimizi o ürünü yerken bulabiliyoruz.Kilo almamıza neden olan alışkanlıkları belirleyin ve bunlardan uzak durmaya yok ben duramıyorum diyorsanız en azından düşük kalorili alternatifleri tercih edin. Mesela paketlenmiş cips, kraker, bisküvi yerine kuruyemiş, haşlanmış sebze veya meyve daha iyi alternatif olacaktır
4-Doğru diyet listesi belirleyin; Her  diyet programı herkes için uygun değildir bazılarımız sürekli birşeyler atıştırmayı, bazıları masaya oturunca çatlayana dek yemeyi, bazılarımız ekmeği ve bazılarımızda tatlıyı çok seviyor. Bu nedenle herkesin diyet programı farklı olmalı.
   Atıştırmalık sevenlere daha çok ara öğün içeren bir program, her öğünde aşırı yiyorsanız daha kısa sürede doymanızı ve tok hissetmenizi sağlayacak, tatlıya düşkünseniz de ara sıra kaçamaklar yapmanıza izin verecek diyet programları hazırlamalı. Unutmayın seçtiğiniz diyet listesini uzun süre uygulamanız gerekecek aceleye getirmeyin seçtiğiniz programı kararlı bir şekilde uygulayın sonuç harika olacak.
5-Kendinizi zayıflamaya zihnen hazırlayın; Eğer sürekli diyete başlayıp ve başarısız oluyorsanız düşünce yapınızı değiştirmeniz gerekiyor öncelikle '' ya sıfır beden olurum yada şişman olurum '' düşüncesinden kurtulun. Böyle keskin kararlar diyetin kişi üzerinde çok daha fazla stres yaratmasına sebep oluyor. Stres sebebiyle bir öğünde bozulan diyet ve sonrasında  gelen diyete başlamadan öncesinden daha fazla yemek yeme ve böylelikle diyete başladığınız kiloyu aşıyorsunuz.
   Kendinizi zayıflamaya hazırlarken nasıl görünmeniz gerektiğini, kilo  verdiğinizde nasıl görüneceğinizi gözünüzde canlandırın.Daha önce yaptığınız diyetleri neden bıraktığınızı ve bu diyetlerde en çok hangi noktaların sizi zorladığını düşünün ve diyetinizi bozmanızın gerekçelerini belirleyin, yeni diyette aynı durumlarla karşılaştığınızda motivasyonunuzu korumanıza yardımcı olur. Diyet yaptığınızı yakın çevrrenize söylemenizde fayda var böylelikle diyet yaptığınızı bilen arkadaşlarınız fas food restoranlarda buluşmak yerine bir cafede buluşmayı önerebilir bu işinizi kolaylaştırır.
6-Daha fazla hareket edin;Yoğun iş temposunda düzenli egzersiz yapmak zor biliyorum daha fazla hareket edip daha çok kalori yakmak için bir şekilde fırsat yaratmalıyız. Örneğin asansör yerine merdiven kullanabiliriz, işe giderken veya dönerken 1-2 sokak ötede inip yürüyebiliriz, ev işlerini bir egzersizmiş gibi yapabiliriz. Bu örnekleri kendi gündelik rutininize adapte ederek daha fazla hareket etmeye çalışın. Fazla hareket hem daha hızlı kilo vermenizi sağlar hemde zihnen ve bedenen daha dinç olmamıza, moralinizin yüksek olmasına yardımcı olur.
7- Sabırlı olun ; Alması yıllar süren kilolardan bir ayda kurtulabileceğinizi sanmayın. Sabırlı olun ve her gün tartılmayın çünkü bazen vücudumuz su tutabileceğinden tartıda fazla çıkabiliriz bu durum moralimizi bozar. Haftada bir gün ve saat belirleyin ve sadece o gün tartılın .
8- Günlük tutun; Diyet yaparken yediklerinizi ve yaşadığınız zorlukları yazdığınız bir günlük, sizin en çok kalorinin hangi gıdalarda olduğunu ve diyetin hangi aşamasının sizi zorladığı belirlemekte ve koruma programına geçtiğinde işinizi kolaylaştırır.Günlüğü düzenli tutmanız motivasyonunuzu da artırır.
9- Ara hedefler koyun; Örneğin 2 ayda 9 kilo vermek gibi ana hedefiniz olabilir.Bu ana hedefe ulaşmak için ve motivasyonunuzu arttırmak için kendinize ara hedefler koyun.Mesela bu hafta 1 buçuk kilo vereceğim gibi.
10- Direnin; Gözünüzün önünde tatlıların uçuştuğu anlarda hedefinizi aklınıza getirin direnebilmeniz için bu size güç katar. Böyle bir kriz anında bu krizi atlatırsam daha güçlü olacağım diyerek kendinizi motive edebilirsiniz.
                                           GAYE BALKA
                                             SAĞLIKLI BESLENME KOÇU